kitap cadısının güncesi

           BİR ÇÖKÜŞÜN ÖYKÜSÜ-STEFAN ZWEİG-TÜRKİYE İŞBANKASI YAYINLARI                     Madame de Prie sarayda saray içinde hakim olduğu gücünü devlet işlerinde eli olan sevgilisi Bourbon dükünün görevinden alınmasından sonra elinde tuttuğu gücü kaybetmiştir.Kralın sürgünü ile beraber Normandiyadaki malikanesine gitmesi emredilmiştir.Tekrar sarayın çatısı altına çağırılacağı anın hayali ile Normandiya yolculuğuna çıkan Madamın geri dönme ve intikam ateşi ile sürgününün ilk zamanları  rahat geçse de zaman geçtikçe eski günlerini özlemeye başlar ve malikanesinde bir nebze de olsa eski hayatını devam ettirmeye çalışır          Stefan Zweig kitapları arasında beni en etkileyen kitaplardan biri bir çöküşün öyküsü oldu.Adı sonunu fısıldasa da ben bu tarz bir son düşünmemiştim ama kitabın konusu her sayfayı sarmıştı.Karakterin güçlü yapısı okuyucunun ruh haline de işlemekle ...

       KORKU-STEFAN ZWEİG-TÜRKİYE İŞBANKASI KÜLTÜR YAYINLARI         Madam İrene evli ve iki çocuklu bir bayandır.Evliliğine biraz heyecan amacıyla katılmış olduğu bir toplantı sırasında piyanist olan bir genç ile gönül ilişkisine başlar ve aşığının yanından ayrıldığı sırada karşısına aşığının sözde sevgilisi olduğunu iddia ettiği bir bayan çıkar ve kendisine şantaj uygular  .Bu şantaj içinde barındırdığı korkularının da bir bir gün yüzüne çıkmasına sebep olmuştur.       Stefan Zweig'in okumuş olduğum 3. kitabı olmasına rağmen okuyucuda bıraktığı etki aynı diyebilirim . Sayfa sayısı az olmasına rağmen yine aynı cümlemi yineleyebilirim. Size dolu dolu hikaye sunuyor yazarın kalemi. Size yine aynı haz ve lezzeti sunuyor . Her satırda bir merak ve heyecan dalgası hakimdi. Madam İrene'nin yaşadığı ve görmezden geldiği iki hayatı vardır ve bu şantaj sayesinde kendisine hakim olduğu korkularından kurtulması ,yaşadığı hayatın as...

ŞİİR ANTOLOJİSİ l-KAĞIT YAYINCILIK         21  farklı yüreğin kaleminden damlayan şiir kitabını bitirmiş bulunmaktayım.Yazanların affına sığınarak küçük bir öz eleştiride bulunmak istiyorum. Kitabın içinde okuduğum şiirlerin hepsi birbirinden kıymetli olsa da şiirlerden bir kaç tanesi biraz acemi konumda kalmış diyebilirim .        Y orumuma küçük bir öz eleştiri ile başladım ama her insanın bam telini titreten,gönül dünyasının duygu kapılarını açan şiirler farklılık gösterir.   Kitabın içeriğinde ki birçok  şiir gibi serbest ölçüde akar duygular insanın yüreğine bir de bakmışsın ki 'Bir Damla Yaş'' diye haykırmakta yüreğin.İşte o anda susturamazsın içindeki seni. Dolu dizgin dört nala çağlar,akın akın gelir ''Gitti'' dediğin tüm sevdaların.İşte o zaman ''Sarıl Bana '' dersin yanı başındaki sevdana .Bir ''Martı''nın kanatlarında ''Galata Kulesi'' semalarında. '' ''Uzak Ya Da Yakın'...

KOD 5 -HALUK ÖZDİL-TRUVA YAYINCILIK         A ntalya olimpos dağı civarında işlenen bir cinayet ve olay yerinde kurbanın yanında bulunan garip şekilleri olan bir taş ile birlikte bulunmuştur. İstihbaratı harekete geçiren bu gizemli taş kod5 i yeniden gündeme getirecektir.Uzun yıllar önce temeli atılıp kademe kademe farklı kişi ve olaylar ile iç yüzünü gösterip,günümüzde yaşanan bir takım olayların nasıl şekillendiğini anlatan kitabı bitirmiş bulunmaktayım. Kitapta geçen olayların ( kendi yaş durumumu baz alarak bu değerlendirmeyi yapıyorum) son on-on beş yılı baz alacak olursam yaşanılan bir takım durumların temelini kitapta geçen kısımlarda net bir şekilde gözlemlenebilmektedir.En azından az çok doğruluk payı olabileceğini düşünüyorum şahsen     Mayalardan günümüze kadar gelmeyi başaran kod 5 in sırrı kitabın satırları arasında gizli       ( 30 KASIM 2007 ISPARTA TÜRBETEPE… SAAT: 02.05 Düşen Isparta Uçağının İçinde Altı Nükleer Fizi...

AMOK KOŞUCUSU-STEFAN ZWEİG-TÜRKİYE İŞ BANKASI KÜLTÜR YAYINLARI       Hindistan'ın Kalkute'de bulunan limandan gemiye binen esrarengiz yabancının gemi seyahatinde ki 2-3 günün ardından gece yarısı çıktığı güverte gezilerinde denk geldiği kendisi gibi gizemli bir yabancıyla karşılaşması ile asıl hikayenin başlangıcı olan konu başlar .Uzak Doğu'ya yaşadığı bir olay yüzünden(bir nevide kabul edilmiş sürgün de desek yerinde olur)görevli olarak gitmeyi kabul eden Doktorun hikayesini gizemli yabancıya anlatması ile başlar. Kapısını çalan kadına yardım edip etmeme ikileminde kalan doktorun bu çelışki içinde yaşadıklarını konu almaktadır.     İlk okuduğum kitabında olduğu gibi yine Stefan Zweig beni yanıltmadı diyebilirim . Onun kaleminden 60 sayfa da olsa dolu dolu yazılmış bir kitabı daha bitirmiş bulunmaktayım.Sayfa sayısı az yolculuk esnasında okunacak gibi dursa da sakin kafa ile okumanızı tavsiye ederim .Genelde gerçekte var olan unsurların işlendiği kitap...

GÜNEŞİN KIZI(YÜZLEŞME SERİSİ l) -GONCA ÇİFTÇİOĞULLARI-AGAPİ YAYINLARI               İ zmir Kadifekale civarında yüzü tamamen tanınmaz halde bir kadın cesedi bulunur.Hunharca işlenmiş bu cinayeti çözmesi de baş komiser Çetin ve ortağı Nuri ye düşmektedir.Bunun yanı sıra Şube müdürleri Leyla da tayinini Adıyaman'a istetmiştir. Kendisine rol model olan babasının katillerini bulup adalete teslim etmek ve vicdanen huzur bulmak istemektedir. Ama bu hiçte kolay olmayacaktır. Zira eskiye ait defterleri karıştırması birilerinin canını fena halde sıkmış ve Leyla için tehlike çanları çalmaya çokta başlamıştır ve bu aslında sonradan yaşanacak olayların bir nevi habercisidir        Kitabı daha önce okumama rağmen kitap hakkında bende oluşmuş yorum ve düşüncelerimi anımsayamadığım dan dolayı tekrar okudum .Buna rağmen kitabın vermiş olduğu heyecanın bir nebze dahi olsun düşmediğini gördüm Kitaba dair akılda kalan birkaç yer var özellikle...

BİLİNMEYEN BİR KADININ MEKTUBU-STEFAN ZWEİG-TÜRKİYE İŞ BANKASI KÜLTÜR YAYINLARI      B ilinmeyen bir kadının mektubu adlı öykü kitabında ünlü roman yazarı bay R.nin yurt dışı gezisinden dönüşünde kendisini uzunca bir şekilde yazılmış isimsiz bir mektup bulur. Mektup '' sana ,beni ala tanımamış olan sana.22 cümlesiyle başlamaktadır.Gizemli kadının hayatına yazara nasıl ve ne şekilde dahil ettiğini,ona olan duygularını ve asıl önemli nokta ise onunla ama onsuz geçen on küsür yılını kaleme almıştır mektubunda     Kitap öykü tarzında yazılmış olsa da her satırında buram buram hissedilen duygu,yazarın kaleminin kuvveti,okuyucuyu hikayeye hakim kılışı nedeniyle kitap sanki 55 sayfa değilde sanki dolu dolu 300-400 sayfa kitap okumuşsunuz gibi bir hissiyat veriyor okura.Kitaba  dün kitap fuarına giderken başladım ama bir yanım kitabın sonunu merak ederken bir yanımda bitmesin diye gıdım gıdım okuma taraftarıydı.Birçok yayınevinden çıkmış bir eser olsa da b...

MAHPEYKER KÖSEM SULTAN -SELÇUK ALKAN -KENT KİTAP       M ahpeyker Kösem Sultan kitabında Osmanlı Devleti'nin tozlu sayfalarında yerini almış olan ve tarihe ''kadınlar saltanatı'' şeklinde de büyük yer elde etmiş bir dönemin zirve yapmış isimlerinden Mahpeyker Kösem Sultan'ın saraya ilk adımını attığı zamandan ,son nefesini verdiği zaman çerçevesi içinde yaşamının yanı sıra bu dönemin diğer tanıkları olan l.Ahmet,Genç Osman,l.Mustafa ve lV.Murat'ın da kısa da olsa bahsedildiği kitabı bitirmiş bulunmaktayım. Kitabın konusu bakımından bizim geçmişimize ait şahsiyetlerin seçildiği kitapları okumayı seviyorum açıkcası ve kurgusal roman olarak ta yazılsa geniş kapsamlı araştırma sonunda yazılması taraftarıyım . Çünkü ezber sebebiyle tarih sevmeyen biri bile tam araştırmalı olarak yazılan kurgusal tarih romanları severek ve öğrenerek okuyabileceği taraftarıyım. Kitapla alakalı tek olumsuz yanım kitabın konusunun sanki geçiştirilmiş bir yanı olduğu izlenimi o...